Akkoyunlu ulemasından Celaleddin Devvani tarafından Akkoyunlu Uzun Hasan’ın oğlu Sultan Halil için kaleme aldığı Ahlak-ı Celali Farsça yazılmış en meşhur ahlak kitaplarından biridir. Eserin III. Kısmının başlığı Siyaset İlmi ve Yönetim Kurallarıdır,  bu kısımda Devvani ideal toplum, ideal yönetim, yöneticilerin özellikleri ve siyaset türleri gibi hususları işler.

Devvani’nin bu eserinde ortaya koyduğu ve günümüz yönetim pratiklerine ışık tutabilecek en önemli kavram eksik siyaset (siyaset-i nakısa) kavramıdır. Siyaset-i nakısa kavramı, erdemli siyaset olarak da çevirebileceğimiz siyaset-i medeniyye kavramının zıddıdır.

Aristo’nun M.Ö 300 lü yıllarda formüle ettiği üzere insan toplumsal ve politik bir canlıdır, bir “zoon politikon- ζῷον πoλιτικόν -dur.  İnsanın toplum halinde yaşadığı her yerde politika vardır. Zira politika arzu ve hedefleri olan ama bu arzu ve hedeflere erişmek için hemcinslerinin gizli, açık, zımni yahut örtülü desteğine gereksinim duyan ve bu desteği elde etmek için bir takım manevralara ihtiyaç duyan insan için zaruridir. Bir çiftin ilişkisinden , ebeveyn ve çocukların ilişkisine, gönüllü ya da zorunlu çalışma gruplarına, ekiplere takımlara, nihayet insanın yarattığı en karmaşık sosyal organizasyon olan şirketlere ve kurumsal organizasyonlara kadar politika yani siyaset insanın olduğu her yerdedir. Şirketlerde ofis politikaları insanın bu sosyo-politik yönünün göz ardı edilemez bir uzantısıyken üst yönetim politikalarından genel müdür ya da CEO’nun icrai aksiyonlarına kadar her şey ofis politikalarının bir parçası olarak da görülebilir. Bu politikaların belirlenmesi, uygulanması ve denetlenmesi şirketin atmosferinden, başarısına ve reflekslerine kadar bir çok şeyi etkiler.

İşte bu noktada Devvani’nin eksik siyaset kavramı günümüzün yönetim politikaları eleştirmek için önemli bir referans noktası ve kavramsal çerçeve oluşturur.

Erdemli siyaset kişilerin hem maddi hem manevi varlıklarına uygun bir yaklaşım ve yönetim tarzı demektir. Bu siyasetin amacı topluluğun her ferdinin kendini gerçekleştirebileceği bir ortam oluşturmaktır. Bu kavramın iş hayatına uygulanmasıyla yaptığı işten mutluluk duyan, işinde kendini geliştirme imkanı bulan, meslekdaşlarının ve amirlerinin kendisine adaletle ve saygıyla davrandığı, iş özel hayat dengesine sahip çalışanlar çoğalır. Bu kişiler hem kendi refahları, hem kurumlarının refahı hem de toplumsal refah için canla başla çalışırlar.

Eksik siyaset ise tagallüp (baskı) ve zorbalıkla yönetme şeklidir. Bu siyaset varlıkların doğasını ve hakikatlerini gözetmeyip onları kendinde zora koşmak ve kendi doğalarına uygun olmayacak şekilde davranmayı içerir. Buna zulüm de denir. Örneğin insana hayvan gibi davranmak, yahut cins bir yarış atına yük çektirmek bu tür yaklaşıma örnek teşkil eder. İnsanlara hakettikleri ücreti vermemek, yalan vaatlerde bulunmak, onları kötü koşullarda çalıştırmak, onların fizik ve moral bütünlüklerine zarar verecek şekilde hareket etmek, niteliklerine uygun görevler vermemek, kendilerini gerçekleştirmelerine, geliştirmelerine izin vermemek hep eksik siyaset örnekleridir. Ahlak-ı Celali bu şekilde bir siyasetle sürdürülen yönetimin uzun ömürlü olamayacağını bu şekildeki bir iktidarın kar üzerine kondurulmuş yüksek bir bina olduğu ve adalet güneşi ile yıkılıp tarumar olacağını” belirtir.

Erdemli siyasetin ilk prensibi kendine bağlı teba ve topluluğu çocukları ve dostları yerine koyarken eksik siyaset sahibi bunları köle ve yük hayvanları gibi görür. Kendisi hırsının ve heveslerinin kölesi olduğundan kendine bağlı kişilere de bu şekilde keyfi davranır. Devvani bu keyfi tutumun bulaşıcı olacağını ve yönetici böyle davranırsa ona bağlı olanların da onu taklit ve takip edeceklerini belirtir. Tam tersine yönetici adil ve bilge olursa ona bağlı kişiler de adalet ve bilgeliğe meylederler.   Ahlak-ı Celali’ye göre yönetici alemin yani kendine bağlı sosyal ekosistemin doktorudur. Onun ihtiyaç ve isteklerini bilmeyen doktor olmaz.  Toplum herkesin üstüne düşeni huzur ve gayretle yerine getirdiği, herkesin birbirinden emin olduğu denge ve itidal üzerine kuruludur. Denge ve itidal varsa kaynaşma ve topluluk ruhu oluşur. Adalet ortadan kalkar zorbalık ve tagallüple intizam bozulursa fesat ve ihtilal baş gösterir.  Böylece topluluk dağılır ve kaosa düşer. O halde sultan adalet kanunu üzere devam ettiği sürece ve toplum sınıflarının her biri kendi mertebesinde kendi işleriyle meşgul olmasını temin ettikçe ve de onları zorbalık, zulüm, haddi aşma ve talepkarlıktan men ettikçe kesinlikle ülke düzen içinde ve düzenle olur. Durum bunun aksine olursa her gurup kendi davasını güder, kendi menfaatinin peşine düşer, başkalarının zararına çalışır.. Tecrübeyle sabittir ki her devlet ve toplum mensupları birbirleriyle uyumlu olduklarında ve adalet üzere hareket ettiklerinde, çoğalır,fakat zulme, adaletsizliğe yönelirlerse, çöküşle yüz yüze gelir.”

Devvani’ye göre yöneticiler zulme meylederlerse bu herkesin tabiatındaki zulüm güdüsünü harekete geçirecek yönetilenler de birbirlerine adaletsizlik ve zulümle muamele ederek kaosa sebep olacaklardır.

Yöneticinin adaletli olmasının ilk yolu kendine bağlı olanlarının durumlarını soruşturmak, incelemek ve onlardan haberdar olmaktır. Haberdar olmaz ise uygunlukla muamele edemez. Devvani 3 şeye riayet etmenin yönetici için şart olduğunu dile getirir :

  • 1- Hazineyi ve memleketi imar etmek ( para kazanmak ve kurumu mamur kılmak)
  • 2-Kendine bağlı kişilere şefkat ve merhametle muamele etmek
  • 3-Büyük işleri küçük insanlara vermemektir.

Ahlak-ı Celali adalet kaidesinin on temel üzerine durduğunu belirtir.

1- En tepe yöneticiden başlayarak her yöneticinin meydana gelen her olayda, kendini yönetilen, başkasını yönetici farz edip kendisi için reva görmediği şeyi  kendine bağlı kişiler için de reva görmemesidir.

2-İhtiyaç sahiplerinin bekleyişlerini tecviz etmemek( uzatmamalı) bunun tehlikesinden sakınmaktır. ( Çalışanların haklı taleplerini savsaklamamaktır.)

3-Zamanını arzulara ve maddi zevklere dalarak öldürmemek faydalı işlerle ve kendini geliştirmekle uğraşmaktır.

4-İşlerin temelini inat ve kahır ( kin) üzerine değil rıfk (dostluk) ve sevinç üzerine atmalıdır.

5-Halkın rızasında hakkın rızasını aramalıdır.

6-Halkın rızasını hakka muhalefette aramamalıdır.

7- Hüküm istendiğinde adaletle hükmetmeli, rahmet istendiğinde affetmelidir.

8- Kendisine faydalı öğüt, danışmanlık ve tavsiyelerden geri durmamalıdır.

9- Herkese kendi mertebesine göre hakettiğini vermeye özen göstermelidir.

10-Sadece kendisi zulmetmemekle yetinmemeli, kendisine bağlı kişilerin zulüm ve adaletsizlik yapmasını engellemelidir. “Hepiniz yöneticisiniz ve hepiniz yönetiminiz altındakilerden sorumlusunuz” hadisine uygun hareket etmelidir.

Yönetici raiyyeyi yani tebayı (kendine bağlı olanları) adalet ve erdemle davranmalı , onların da birbirlerine o şekilde muamele edecekleri bir kurumsal nizam ve iklim tesis etmeye çalışmalıdır. Çünkü bedenin kıvamı tabiatla,  tabiatın kıvamı nefis ve ruhla, nefis ve ruhun kıvamı akla, şehir ve toplumun kıvamı mülk ile, mülkün kıvamı siyasetle ve siyasetin kıvamı hikmetledir. Yani bir kurumun vaziyeti onun kurumsal iklimi ile ilgilidir. Kurumsal iklim o kurumdaki fertlerin arzu ve isteklerini topluluk içinde nasıl yerine getirdiği ile ilgilidir. ( birbirlerine rağmen mi , birbirleriyle uyum ve denge içinde mi ). Bu da tamamen o kurumu yöneten akılla ilgilidir. Akıl bu arzu ve isteklerin düzene sokacak dirayet ve güçte midir ? Aklın izlediği yol olan siyasetin doğru olması için de hikmet yolunu izlemeli hikmetten haberdar olmalıdır.

Hükümdarlık adabı bahsinde Devvani  sultanlık mertebesini “ilahi nimetlerin en büyüklerinden biri” olarak niteler. Ona göre büyüklerin bu nimete şükrü mahlukat ve halk arasında adalete riayettir. Devvani bu görüşünü  Sad,38/26 “Ey Davut biz seni yeryüzünde halife yaptık; onun için insanlar arasında adaletle hükmet.” Ayetiyle temellendirir.

Eflatun’un dediği gibi “kanunu koruyun o da sizi korusun”  Kişi şüphesiz siyaset ve riyaset ederken adalet kaidesinin üzerinde durduğu on temelde eksik olursa onun siyaseti nakıs ( eksik)  ve riyaseti zulümkar (adaletsiz) olacaktır. Bunun sonucu ise yıkım ve çözülmedir.

Kaynakça

Devvani, Celaleddin,Çev.,Okumuş, E.,Prof.,Dr.,Ahlak-ı Celali, 2019,Fecr Yayınları

https://islamansiklopedisi.org.tr/ahlak-i-celali

http://www.antiquitatem.com/en/politiical-animal-zoon-politikon-polis/